15 Ağustos 2015 Cumartesi

Şekerimlerde bugun :)

Merhaba,

       Uzun bir ara oldu bloga yazmayalı. Kendime uzak olduğum koskoca 2,5 sene geçirdim. Hemen özetliyim neler oldu. Aslancıkla kuzucuk ayrıldılar. Çünkü aslancık Ankara'da iş buldu. Başta bir denediler uzaktan ilişki yürütmeyi ama beceremediler. Şimdi kuzucuk aslancıktan nefret ediyor ve çok güzel bir ilişkisi var. Umarım her zaman mutlu olur.

        Onun dışında aslancık iş buldu :) Hatta bulduğu işte o kadar güzel ilerledi ki müdür oldu ( maaşı hala sikik :S ) Ankara'da bi piyanistle tanıştı. Kuzucuğun ahı tuttu ve aşık oldu. Hemde ne aşık... Duvarda parçalanan tabaklar mı istersiniz, Tunalı Hilmi'de yağmur altında ağlaya ağlaya barışmak mı istersiniz, nişanlanıp kız isteme usulu istenmek mi yoksa piyanist tarafından çok uzakta bir kuleye kapatılıp bundan sonra burada yaşayacaksın diye dünyadan soyutlanması mı? Hepsinden öte annesinin gay olduğunu öğrenmesinden mi başlasam. Bende bilmiyorum... Zor bir dönemdi.

       Size şuan kuleden bildiriyorum. En azından burda wi-fi var :) Eski blogumu okumak çok iyi geldi aslında. Eskiden nasıl biri olduğumu hatırladım şuan. Ne kadar neşeli, ne kadar umursamaz, ne burnu havada... ama herşeye rağmen mutlu. Tek derdi sevgilim bana bu akşam ne sürpriz yapacakken nasıl da bana elini kaldırdığında tırsan birine dönüştüm. Ben ergenken salak bir kız grubunun bir şarkısında geçen bir söz vardı. "döve döve yola getirirmiş hayat mutlaka kuzulaştırırmış" şarkının devamında da "onların hiç aklı yok muymuş, tekmili birden salak mıymış" işte ben artık o kuzulaşanlardan oldum. O salak olanlardan. :(

         Ben size tiyo veriyim size genç kardeşlerim veya hala henüz tutulmamış olan. Hayatın sizi yola getirmek istiyorsa aşık ediyor. Bugüne kadar hayattan ne istedimse hep dileğim gerçek oldu. En son mal dileğimde aşık olmaktı. Sakın ey kamu!!! Mutlu olmayı dileyin. Aşık olmayı dilemeyin, size abi tavsiyesi. Çünkü aşık olduğunuzda siz, siz değilsiniz. Böyle embesil, böyle bir mal. Ağzından çıkacak iki kelime için 4 saat beklersiniz. Sonra o kalkar uykum var der yatar. Özel günlerinizde abidik gubidik arkadaşlarını çağırır. Günün hiç bir özelliği kalmaz. Daha da güzel özetlersem o kadar çok beklentiniz olur ki zaten hayattan zevk almak için herhangi bir vaktiniz kalmaz. Zamanla aşk aşk diye dolaşan zombilere dönüşürsünüz. Aslancığınızdan söylemesi.

        Aslında anlatmak istediğim o kadar çok şey var ki... Askerlik anılarımı bile yarım bırakmışım. Sanırım artık kendime ve kalbime daha fazla zaman ayıracağım için tüm yeni hikayelerimle burada olucam :)

Gitmeden de size benden bir şarkı,



Büyüklerimin ellerinden, küçüklerimin gözlerinden öperim :)




4 yorum:

Ogaybende dedi ki...

Hoşgeldin ;)

izmirdeki o gay dedi ki...

saol canım hoşbulduk :)

Adsız dedi ki...

Bu geçen sürede çok şey yaşamışsın. Hepsini de ayrı ayrı merak ettim. Artık Ankara’da yaşıyorsun, öyle mi?
Beraberliğinizin bitmesine de üzüldüm. Yeni sevgilin ise çok kıskançmış. Tabii arada sevgi varsa bu tip şeyler sorun olmaz.
Bahsettiğin şarkının bir yerinde de “Geciktirirler ama durduramazlar.” diyor. İki buçuk yılda neler yaşadın tam bilmiyorum ama belki de seni bir şeylere geciktiren bir süreçti bu. Belki kendine vakit ayırarak, buraya yazarak içinde bir yerlerde saklanmış “aslancığı” yeniden bulursun. Hayatın kuzulaştırdıklarından olmaya niyetliysen onu bilemem.
Yine bir yerlere kaybolma. Ben de içindeki aslancığı öptüm. :)

izmirdeki o gay dedi ki...

Canımsın ya :) Kesinlikle içimdeki aslancığı kuzulaştırmayacağım. Hiç birsey olmazsa bu iki buçuk yılda bunu öğrendim :D